Bir Tebessüm Toplayıcının Beyanı

Kim iddia edebilir ki bir savaş-ölüsü olmadığımı?
Parçası olmadığım bir savaşın zayiatıyım ben.
Siz, kendinizle, belki biraz da dünyayla savaşırken, niçin beni vurdunuz?
Kimseye karşı değildim ben. Kimseden yana değildim.
Çöplüklerinizden birkaç tebessüm toplamaya çıkmış bir toplayıcı sadece.
Nedense, hep uzağımdan geçtiniz. Tuhaf bir tedirginlik vardı adımlarınızda. Ne yaptıysam inanmadınız basit bir tebessüm-toplayıcı olduğuma.
Hem tebessümleriniz de çok kirliydi, biliyor musunuz? Kimine alaycılık bulaşmıştı mesela. O çıkıyordu yıkayınca ya, kibir çok derine işlemişti. Hüzne bulanmış tebessümlerinizi seviyordum ama. Hiç değilse biraz insana benziyordunuz orada.
Her neyse, mesele bu değil. Kirletip attığınız tebessümleri toplamak için yüzünüzün çöplüğünde dolaşan bir çocuktum ben sadece. Hep tedirginlikle uzağımdan geçerek beni kaç kez vurduğunuzu bilmiyorsunuz değil mi? Sizin soğukluğunuzu ısıtabilmek için kendi yüreğini ateşe verenlerden de haberdar değilsiniz tabii...
Bir savaş-ölüsüyüm işte şimdi. Kendi yangınımın dumanından zehirlendim. Sizin, her nedense iyimserliğe, güzelliğe, bir şeyleri sevmeye, bir şeylerle yetinmeye açtığınız o büyük savaşınız var ya... istatistiklere geç
in diye söylüyorum, ben o savaşın zaiyatıyım.

Yorumlar