[Tarihten Bir Yaprak]İnsanların ve Sokakların Hikâyeleri

Geçen gün lise yıllarında yazdığım bir öyküyü karıştırdım tekrar. Bilgisayardan nefret ettiğim, sarı teksir kağıtlarına kurşun kalemle, gösterebildiğim kadar özen göstererek yazdığım sayfalar... Silgi izleri... Kahve lekeleri... Sigara kokmuyor henüz, o dönem gizli içiyordum sigarayı. Ancak başımı camdan çıkararak...

Öykünün karakterleri tamamen Yeditepe İstanbul ve Sıcak Saatler dizilerinden kopyalanmış gibi adeta. Yer yer "Vay!O yaşta neler demişim ben la! Bu kadar da büyük konuşulmaz ki," dedirten cümleler mevcut. Ama içinden hoşuma giden birkaç  tasvir, birkaç cümle oldu. Bir de küçük bir denememsi çıkardım. Aşağıya ekliyorum. Hafif oynanmış olarak tabii. Çok küçük bir iki sözcük değişimi...




***
Her insanın bir hikâyesi vardır. Sade insanların mı? Her sokağın da bir hikâyesi vardır. dilsizdir ya sokaklar, o yüzden yaşadıklarından ziyade dile getiremedikleri duygularını akıtırlar hikâyelerine. Belki de bu yüzden cesaret edemez insanlar sokakları ve onların hikâyelerini irdelemeye.

Her insan kendi hikâyesinin baş kahramanıdır. Başka hikâyelerde de yer almak isterse, sıradan bir karakter olarak kalmaya razı olmalıdır. Oysa sokakların hikâyelerinde herkes eşit derecede kahramandır.

İnsanların hikâyeleri kahramanın gittiği yere kadar gider. Sokaklar içinse durum farklıdır. Bazı bazı değişse de kahramanlar, hikâye sürer gider.

Ama bir insan, hikâyesine bir sokağı kattı mı, çıkmaz sokağa girmiştir artık o hikâye ve mahkûmdur denize karışan akarsular gibi sokağın hikâyesine karışmaya.

Yorumlar

N.Narda dedi ki…
YEDİ TEPE İSTANBUL GİBİ BİR DİZİ DAHA YOK ŞU ANDA TÜRK TELEVİZYONLARINDA. İNSANLA MEKANININ BÜTÜNLEŞMESİ BU KADAR GÜZEL ANLATILABİLİR MİYDİ?

İNSAN KARAKTERLER BİR YANA, O MAHALLE,O SOKAKLAR VE EVLER DE BAŞROLDE DEĞİLLER MİYDİ? O HÜZNÜN, KIRGINLIĞIN,UMURSAMAZLIĞIN,KIRIK DÖKÜKLÜĞÜN BAŞ ANLATICILARI... KIRGINLIĞIN VE EPRİMİŞLİĞİN NAİF GÜZELLİĞİ...

EVET, BİZ YARATIYORUZ HİSLERİ AMA EŞYA BUNU ÖYLE BİR EMİP BENİMSİYOR Kİ ARTIK SİZ O SOKAKTAN,EVDEN KAÇIP GİTMEK İSTESENİZ DE BAŞKA HİS DİYARLARINA, İZİN VERMİYOR.

2000Lİ YILLARDA,İNSANLAR RUHSUZLAŞIP CANİLEŞTİKÇE SOKAKLAR VE NİHAYET ŞEHİRLER DE ÖYLE OLDU BENCE.

AMA ÇAĞRIŞTIRDIKLARIN İÇİN TEŞEKKÜRLER VE SELAMLAR.
ena dedi ki…
Yeditepe İstanbul... Muazzam bir öyküydü.Muazzam...

Öyle çok isterdim ki o sokakta olmayı ben.Hani o avluya bakan evlerden birinde yaşamayı...

Samimiyetin en şahane haliydi orası. Doğallığın...

Kesinlikle o sokaklar, o mahalle olmadan eksik bir şeyler kalırdı orada. Bambaşka bir şey olurdu.Katılıyorum,kesinlikle ama kesinlikle başroldü o sokaklar da...
Adsız dedi ki…
Eski sokaklardan geçerken araba buradan kaç insan geçmiştir kaç insan büyümüştür diyorum içimde bir nostalji aşkı var :)